Duaların Kabul Olması için Bazı Hususlar

Duaların Kabul Olması için Bazı Hususlar
Duaların Kabul Olması için Bazı Hususlar

Duadan ilkin tevbe ve istiğfar edilmelidir. Günah işleyen, haramlardan uzak durmayan bir kulun duası kabul edilmeye layık değildir.

Peygamberimiz (s.a.s.)’in şu hadisi oldukca dikkat çekicidir: “Allah’ü Teala yolunda seferler yapmış, bir adam ellerini semaya kaldırarak, ‘Ya Rabbi’ diye yalvarıyor. Oysa yediği haram, içtiği haram, giydirilmiş olduğu haram, gıdası haramdır. Bu şekilde birisinin duası iyi mi kabul olur?


Duaya Allah’ü Teala’ya hamd, Peygamber’e salat-ü merhaba ile başlanmalı; gene salat-ü merhaba ve Allah’ü Teala’ya hamd ile bitirilmelidir. Fudale b. Ubeyd’den (r.a.) rivayete nazaran O, şöyleki demiştir: “Rasulüllah (s.a.s.), mescidde oturmakta iken bir adam geldi, namaz kıldı, sonrasında şu şekilde yakarış etti: Allah’ım beni bağışla, bana acı. Bunun üstüne Rasulüllah (s.a.s.): Ey namaz kılan, acil ettin, namaz kılıp oturduğun zaman Allah’ü Teala’ya layık olduğu şekilde hamd et, sonrasında bana salat ve selam et, sonrasında da yapacağın duayı yap.

Bundan sonrasında başka biri namaz kıldı. Namazdan sonrasında Allah’ü Teala’ya hamd etti ve Peygambere salat ve merhaba getirdi. Başka bir şey yapmadı. Bunun üstüne Rasulüllah (s.a.s.), o hiç kimseye şöyleki buyurdu: Ey namaz kılan kimse! Yakarma et, duan kabul edilsin.” Yakarma içten, tevazu ile ve yalvararak yapılmalıdır. Bir mümin, etmiş olduğu duanın kabul edilmesi hususunda telaşlı olmamalıdır. Bir ayette şöyleki buyrulmaktadır: “Rabbinize alçak gönüllüce ve için için yakarış edin. Zira o, haddi aşanları sevmez.”.


Yakarma ederken vakit seçimine de dikkat edilmelidir. Yakarış devamlı yapılabilirse de bazı vakitlerde yapılması, duanın daha acele kabul edilmesini sağlar. Bu vakitlerden birisi seher vaktidir.

Allah’ü Teala, geceleri yakarış, yakarma ve istiğfar ile meşgul olanları Kur’an-ı Kerim’de övüyor ve şu şekilde buyuruyor: “Onlar, geceleri azca uyuyanlardı. Seher vakitlerinde bağışlanma dilerlerdi.” Peygamberimiz’e (s.a.s.). “Ey Allah’ın Rasulü, hangi yakarma daha makbuldür? Diye sorulunca, ‘Gece yarısı ve farz namazlardan sonrasında meydana getirilen duadır. ‘ yanıtını vermiştir.”