Çok Kızınca ve Öfkelenince Sakinleşmek için Dualar

Çok Kızınca ve Öfkelenince Sakinleşmek için Dualar

Çok Kızınca ve Öfkelenince Sakinleşmek için Dualar
Çok Kızınca ve Öfkelenince Sakinleşmek için Dualar

Allah Tealâ şöyle buyurmuştur: (Takva sahibi olanlar o kimselerdir ki, bollukta ve darlıkta harcama yaparlar), öfkelerini yutarlar insanların kusurlarını bağışlarlar

Allah Tealâ şöyle buyurmuştur: (Takva sahibi olanlar o kimselerdir ki, bollukta ve darlıkta harcama yaparlar), öfkelerini yutarlar insanların kusurlarını bağışlarlar. Allah iyilik edenleri sever."[13] Yine Allah Tealâ buyurmuştur:

"Eğer şeytandan bir dürtüş seni kaydıracak olursa, Allah'a sığın. Allah söylenenleri işitendir, yapılanları bilendir.”[14]

775- Ebû Hüreyre'den (Radıyallahu Anh) yapılan rivayete göre Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:

"Pehlivan kuvvetli değildir. Kuvvetli kızgınlık halinde nefsine sahib olandır. "[15]

776- İbni Mesud'dan (Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde demiştir ki, Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur: "Sizde pehlivanlık ne demektir? Dedik ki, insanların yenemediği kimsedir. Peygamber, bu değildir; ancak kızgınlık halinde nefsine sahib olandır.

777- Sahâbî olan Muaz İbni Enes El-Cühenî'den (Radıyallahu Anh) rivayet edildiğine göre Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur: "Kim kızgınlığının (öfkesinin) gereğini yerine getirmeye kadir olduğu halde onu yutarsa, noksanlıklardan münezzeh olan Allah Tealâ ki-yâmet gününde onu insanların başlarında çağırır.[16] Öyle ki, cennet hurilerinden dilediğini seçme imkânını ona verir. "[17]

778- Sahâbî olan Süleyman İbni Sured'den (Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde şöyle anlatmıştır: "Ben Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem ile oturuyordum, iki adam da kötü sözlerle birbirleri ile atışıyorlardı. Birinin yüzü kızarmış ve boğazının damarları şişmişti. Bunun üzerine Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

Ben bir söz biliyorum ki, eğer (bu öfkeli adam) onu söylemiş olsaydı, duyduğu (Öfke) ondan giderdi. Eğer "Eûzü biUâiıimine'ş-şeytâni'r-racîm", deseydi ondaki öfke giderdi. (Ashabdan orada bulunanlar) adama şöyle dediler:

* Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem, kovulmuş şeytandan Allah'a sığın, dedi. Adam:

* Bende delilik mi var? (ki, Şeytandan Allah'a sığınayım. Adam öfkesi içinde bir anlayışsızlıkla münasebetsiz bir söz söylemiş oldu.)[18]

779- Ebû Dâvud ve Tirmizî'nin kitablannda Abdurrahman îbni Leylâ'dan rivayet edilmiştir. O da Muaz îbni Cebel'den,. Muaz da (Radıyallahu Anh) Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den aynı mana ile bu hadisi anlatmıştır.

Tirmizî demiştir ki, bu mürsel hadistir; yani Abdurrahman Muaz'a yetişmemiştir.

780- Hazreti Aişe'den (Radıyallahu Anhâ) yapılan rivayetde o şöyle demiştir: "Ben öfkeli bir halde iken Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem yanıma geldi. Burnumun yumuşağından tutup onu ovdu. Sonra: Ey Ayşecik, şöyle söyle: Allah'ım, benim günahımı bağışla, kalbimin kinini gider ve beni Şeytan'dan koru, dedi."[19]

781- Sahâbî olan Atıyye İbni Urve Es-Sa'di'den (Radıyallahu Anh) yapılan rivayetde demiştir ki, Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:

"Öfke Şeytandandır. Şeytan da ateşten yaratılmıştır. Ateş ancak su ile söndürülür. O halde sizden biriniz öfkelenince abdest alsın."[20]